BOTOX

Son günlerde adını sıkça duyduğumuz ameliyatsız estetik operasyonları' arasında BOTOX ülkemizde de uygulanmaya başlandı. Büyük güzellik merkezlerinde uygulanan BOTOX yöntemi bayanlar tarafından ilgi ile takip ediliyor. Özellikle yanal' (yani karga ayağı) ye da çatık çizgiler diye adlandırılan yaslılık çizgilerine etkili çözümleri olan BOTOX yöntemi, sıkça kullandığımız kaslarımızın görünümünü düzleştirmek amacını taşıyor.

Deri yoluyla kasın içine enjekte edilen Botox (botulin toksini); kasılmalardan sorumlu kasları felç ederek, bu kasların çalışmalarını bir süre yavaşlatıyor hatta durduruyor. Söz konusu kas, fonksiyonuna devam edemediği için oluşan çizgiler zamanla yumuşuyor ve bazı durumlarda yok oluyor. Ancak Botox'un etkisi kalıcı değil; yaklaşık 4-6 ay arası sürüyor. Bu nedenle en etkili sonuç için genellikle diğer cilt yenileme tedavileriyle birlikte kullanılıyor.



Riskleri : Toksine karsı oluşabilecek alerjik reaksiyonlar yani kabarma, kızarıklık, çürüme, uyuşukluk ve basarisi oluşabiliyor. Bunun yanı sıra seyrek görülen, birkaç ay sürebilecek azalmis bir kırpma refleksi korneanın zayıflamasına ve ulserasyona sebep olabilir.



KIMYASAL PEELLING ( ARINDIRMA ) VE LASER

Tıbbi soyma; derinin problemli bölgelerinin çeşitli seviyelerde soyularak tedavisi ve estetik güzelliği bozan unsurların düzelmesine yönelik yapılan işlemlere verilen isimdir. Tıbbi soymanın, kozmetik ürünleri ile yapılan soyma işlemleri ile ilgisi yoktur. Bu tip soyma işlemi daha ciddi cilt problemlerinde kimyasal solüsyonlar ve lazer ile yapılır. Soyma işleminin nasıl ye da ne kadar sürede yapılacağına hekim karar verir. Tıbbi soyma çoğunlukla ince ve derin kırışıklıklar, güneşe ve yaslanmaya bağlı deri kalınlaşmaları, lekeler, sivilce izlerinin tedavisinde kullanılır. Soyma tipi ve derecesi kişinin cilt özelliklerine göre belirlenir.



Hafif dereceli kimyasal soyma işlemi günümüzde meyve asitleri ile yapılmaktadır. Bu solüsyonlar derinin en diş tabakası olan epidermisin kendi içinde düzenlenmesi ve yenilenmesine katkıda bulunmaktadır.



Ciddi cilt soyma işlemlerinde son yıllarda en sik tercih edilen yöntem lazerdir. Lazer yöntemi son yıllarda estetik güzellik alanında oldukça fazla kullanılır. Lazer bu kadar ilgi görmesi şüphesiz kısa sürede istenilen derinliğe eşit şiddette homojen olarak ulaşılabilmesidir.



Lazer uygulamaları uzmanlık gerektiren işlemlerdir. Bu konuda bilgisi olmayan kişilere yaptırılan işlemler kalıcı büyük problemlere neden olabilir. Lazer her insana uygulanmaz. Uygulama kriterlerini, uygulama seklini ve tedavisi hakkında en geniş bilgiyi şüphesiz bu konunun uzmanları verebilirler. Lazerle soyma işlemi dikkatli geçirilmesi gereken bir nekahet dönemini de kapsar. Anestezi gerektiren bir işlem olan Lazer Peelling sonrası 6 ay diş etkilerden özellikle güneşten çok iyi korunma gerektirir. Lazer ugulaması yapilmadan önce hastaya konu oldukça iyi anlatılmalıdır.



Kimyasal arındırıcılar cildin diş etkenler sonucunda hasar görmüş katmanını atmak yoluyla cildin yüzeyini yumuşatmak ve geliştirmek için kimyasal solüsyonları içerir. Yüzlerinde bozukluk, kırışıklık ve düzensiz dağılmış olan koyu renk deri (düzensiz pigmentasyon) kişiler için Trikloroasetik asit (TCA), Fenol ve Alfahidroksi asitler kullanılırdı. Kimyasal peeling; estetik güzellikten daha çok kanser öncesi patolojik oluşumları (leke, ben, doğum izleri gibi) yok etmek, yüzdeki akne (sivilce) lekelerini yumuşatmak ve hatta akneyi kontrol etmek için kullanılabilir.

Laktik, glikolik ve meyve asitleri gibi Alfahidroksi asitler (AHA'lar) yüz arındırma (peel) formüllerinin en ılımlılarındandır. Bu tip peel'ler, bir fenol ye da TCA peelling uygulamasından sonra iyileşmek için beklemeye vakti olmayan kisileriin daha yumuşak ve parlak görünüşlü bir cilde sahip olmasını sağlar. AHA arındırıcılar kırışıklıkları, kuru bölgeleri ve düzensiz pigmentasyonu tedavi etmekte kullanılabilirler. Ahanın belli konsantrasyonları haftalık olarak veya daha iyi sonuç elde etmek için daha uzun sürelerle uygulanabilir. Glycolik gibi bir alfahidroksi asit bir yüz yıkama solüsyonuyla veya kremle az konsantrasyonlarda karıştırılarak cildin yüzeyini geliştirmek için günlük cilt bakim kürü olarak kullanılabilir.

Trikloroasetik asit ( TCA ) pek çok konsantrasyonlarda kullanılabilir, fakat çoğu zaman orta-derinlikte arındırıcılar için kullanılır. Yüzey kırışıklıkları, aşırı derecede görülen lekeler ve pigment problemlerine genelde TCA tedavisi uygulanır. Genelde bir TCA arındırmasının sonucu, bir fenol arındırmasının sonucu kadar uzun süreli ve yan etkisi ondan daha azdır. Çoğu zaman istenen sonucu elde etmek için birden fazla TCA arındırıcısı kullanılır. Bir TCA arındırıcısı uygulandıktan sonraki iyileşme süresi bir fenol arındırışından sonraki iyileşme süresinden daha kısadır.



Fenol bütün kimyasal solüsyonların en güçlüsüdür ve derin bir arındırma etkisi oluşturur. Genelde ciddi yüz kırışıklıkları olan ve güneş sebebiyle derisi zedelenmiş veya kanser öncesi büyümeleri olan kişilerin tedavisinde kullanılır. Fenol arındırıcıları bazen uygulandığı bölgelerin rengini açabileceği için bunun uygun tedavi olup olmadığının anlaşılmasında deri pigmentasyonu belirleyici bir etken olabilir. Fenol esas olarak yüze uygulanır ve eğer boyun veya vücudun başka bölgelerine uygulanırsa iz bırakabilir.



Eğer kalifiye ve tecrübeli bir cerrah tarafından uygulanırsa kimyasal arındırma normalde güvenli işlemlerdir. Bununla beraber, sıkça rastlanmasa da, enfeksiyon veya iz bırakma gibi birtakım belirsizlik ve riskler de mevcuttur.



Arındırma uygulaması kişinin sosyal hayatini olumsuz etkilemez. Uygulamadan sonra hafif bir kızarıklık ve diğer seanslarda nadiren cilt soyulmaları olabilir ancak bu rahatsız durum 2-3 günde kaybolur. Arındırma uygulamasının, her ne kadar bazı oranlar dahilinde evde yapılmasına izin verilse de bir doktor kontrolü şarttır. Kimyasal arındırıcıların kıs mevsiminde yapılması daha uygun olabilir. Günesin zararlı etkilerinin fazla olduğu yaz aylarında arındırma işlemi sonrası günlük bakimi sağlamak daha ciddi uğraş ister. Kimyasal arındırma tedavisine alınacak kişi AHA içeren ürünlerden günlük olarak sürekli kullanmalıdır. Bu ürünler ile cildin temizliği yapılarak cilt arındırma işlemine hazırlanır, ardından bir peeling (arındırma) ürünü ile arındırma işlemine başlanır ve güneş koruyucu ve nemlendirici krem ile günlük bakim tamamlanır. AHA tipli arındırma uygulamasında düşük dozdan başlanılır ve ilerleyen günlerde doz yavaş artırılarak arındırma işleminin daha derinlere ulaşması sağlanır.



KOLOJEN UYGULAMASI

Yaslanma süreci başladığında yüzümüz gülümseme-çiğneme gibi yıllar boyunca yapılan kas hareketlerinin, güneşe maruz kalmanın ve yerçekiminin etkilerini göstermeye baslar. Cildin genç ve gergin kalmasını sağlayan alttaki dokular yok olmaya başladıkça, geride kas hareketinin olduğu yerlerde gülümseme çizgileri, karga ayağı ve yüz kırışıklıkları da oluşmaya baslar.



Yumuşak dokulu doldurucular veya enjekte edilebilen kol ojen (pek çok çeşidi mümkündür) veya yağlar bu çizgileri ve kırışıklıkları doldurabilirler ve böylece geçici bir süre için daha genç bir görünüm oluşturabilirler. Derinin altına enjekte edildiğinde bu doldurucular (ye da dolgular), yüzün çökmüş ve kırışık bölgelerini canlandırırlar. Ayrıca bu doldurucular (dolgular) dudak ve yanaklara da dolgunluk ekleyebilirler. Enjekte edilebilen doldurucular (dolgular) tek baslarına veya lazer ve yüz kaldırma gibi diğer uygulamalarla birlikte kullanılabilirler. Aşırı aktif kaslardan veya derinin gevşemesinden kaynaklanan yüz ve kastaki derin göçükler, kas kaldırma veya yüz kaldırma gibi kozmetik cerrahi yöntemleriyle daha iyi tedavi edilebilirler. Hastanın kol ojene alerjik reaksiyon gösterme riski olduğu için, uygulama öncesinde hastaların bir deri alerji testinden gedmeleri gerekir. Kızarıklık, kabarma veya test edilen bölgede kol ojen enjeksiyonunun kontraindikasyonlaridir. Kol ojen enjeksiyonları, daha önce kol ojen vasküler veya oto-bağışıklık sistemi hastalığı geçirmiş, et veya et ürünlerine, lidokain veya kol ojenle birlikte enjekte edilen anestetiklere alerjisi olan hastalara tavsiye edilmez.



Uygulamadan hemen sonra normal aktiviteler yapılabilir. Etkilerin süresi kısa ve değişkendir. Genel olarak, en fazla kas hareketinin görüldüğü yerlerde etkiler en hızlı şekilde yok olacaktır. Bazı hastalar henüz tam olarak kesinleşmeyen sebeplerle etkileri ger hastalardan daha uzun sure hissederler. Bu süre genellikle bir yıldan daha fazla uzamaz, hatta belki sadece birkaç ay sürer.